Sam Raimi imzalı kült korku yapımı “The Evil Dead”, en önemli korku serilerinden birinin ilk filmi. Başrolünde Bruce Campbell’in efsanevi Ash karakterini canlandırdığı film, aynı zamanda Almanya ve Finlandiya’nın yanında İngiltere’de uzun dönem yasaklılar listesinde “video nasties” kategorisinde de yer almıştır.

Hikâyemiz, 20’li yaşlardaki 5 gencin haftasonunu geçirmek için ormanın derinliklerinde bulunan bir kulübeye gelmesi ile başlar. Gençler, kulübenin mahzeninde insan kanı ile yazılmış ve insan etiyle ciltlenmiş ölülerin kitabı Necronomicon’la ilgili (Book of the Dead) bir ses kaydına rastlarlar. Etrafa dehşet saçacak olan kötülük, ses kaydındaki sözlerle birlikte ormanın derinliklerinden çıkar; bu günahsız gençlere orayı dar eder.

The Evil Dead filmi hakkında ne söylesem, ne yazsam az kalır. Adeta sizi bir doğa düşmanına dönüştürecek güçteki tecavüzcü ağaçlarından Necronomicon’un kullanımına kadar pek çok öğesi, zaten hafızalarımıza kazılı. Ayrıca şu ana kadar üzerine yazılmış pek çok kaynağa, inceleme ve makaleye de internet üzerinde rastlayabilirsiniz. Benim burada özellikle vurgulamak istediğim nokta, düşük bütçe ile Sam Raimi’nin ortaya ne kadar muhteşem bir eser çıkarmasıyla ilgili. Raimi’nin mekân ve kamera kullanımındaki dehasını, atmosfer yaratmadaki yeteneğini filmin neredeyse her sahnesinde hissetmeniz mümkün. Raimi, yaratıcılık için büyük maliyetlere ihtiyaç olmadığını da “The Evil Dead” ile bize her daim hatırlatan bir yönetmen.

The Evil Dead ile birlikte üçlemenin diğer filmleri ise Evil Dead II (1987) ve Army of Darkness (1993) olarak karşımıza çıkmaktadır. Üçleme, kendinden sonra çekilmiş pek çok korku filmine de referans olmuştur. Herhangi bir yapımda karakterin elinde elektrikli testereyi gördüğümüzde bile aklımıza ilk gelenlerden biri The Texas Chain Saw Massacre ise diğeri bu seri olmaktadır. Hatta burada korku filmleri dışında alakasız bir örnek verirsek; Nick Hornby’nin “High Fidelity” romanından hareketle Stephen Frears’ın çektiği aynı adlı filmde de karmaşa çözmek için kullanılmaktadır. Bir konuya açıklık getirmek için Rob ve Barry arasında “I haven’t seen Evil Dead II yet” üzerine bir diyalog geçmektedir ve gerçekten sevdiğim bir ayrıntıdır.

The Evil Dead, gore öğeleriyle örülmüş korku ve eğlenceyi bir arada sunan efsane bir film. 2013 yapımı re-make Evil Dead de aslına bakarsanız hiç fena olmayan bir yapımdır. Çekildiği döneme göre fazlaca korkutucu olan orjinal The Evil Dead, günümüzde eğlenceli niteliği ile öne çıkmaktadır. Arkadaşlarınızla toplandığınız bir esnada The Evil Dead açarak serinin maratonuna adım atıp, hem ürkütücü hem de eğlenceli bir gece geçirebilirsiniz.

Aytaç Özge

Kaynak: İyiKötüFilm.com

Leave a Reply

Your email address will not be published.